ŞEKER FABRİKALARI, 'MİSAKİ MİLLİ'DİR
- Ayrıntılar
- Cuma, 02 Mart 2018 10:53 tarihinde yayınlandı.
- Gösterim: 1498
ŞEKER FABRİKALARI, 'MİSAKİ MİLLİ'DİR
Tokat Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Lütfi Bora, Turhal Şeker Fabrikasının özelleştirilmesi sürecinde, sivil toplum örgütleri ve Tokat'ın önde gelen ticari firmalarından oluşan konsorsiyumla ilgili yapılan basın açıklamasına katıldı.
Tokat Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ahmet Arat, Tokatlıların şeker fabrikasını satın almalarına imkan sağlandığını ifade ederek, "Farklı bir gelişme olmazsa Turhal Şeker Fabrikası 11 Nisan günü açık artırma yöntemi ile ihale edilerek satışa sunulacaktır. Şeker fabrikaları bu ülkeyi seven ve değerini bilenler için Misak-ı Milli’dir" dedi.
Tokat’ın Turhal ilçesindeki Muammer Tuksavul Şeker Fabrikası’nın Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından, 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanun çerçevesinde satış yöntemi ile özelleştirilmesi kapsamına alınmasına karşı Tokat’ta konsorsiyum oluşturuldu. Seyir Tepe Sosyal Tesislerinde düzenlenen basın toplantısında Tokat Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ahmet Arat başkanlığında sivil toplum kuruluşları başkanlarının katılımı ile yapıldı. Başkan Arat, 2011 yılından başlamak üzere milletvekilleri, odalar, pancar ekicileri kooperatifi, belediye başkanları işbirliği ve koordinasyon içerisinde, Turhal Şeker Fabrikası’nın özelleştirilmemesi, özelleştirilecekse blok satıştan çıkarılarak, ayrı olarak satışa sunulması için yoğun çaba sarf edildiğinin altını çizdi. Toplantıya Turhal Pancar Ekicileri Kooperatifi Başkanı Yalçın Bekler, Tokat Ticaret Borsası Başkanı Lütfi Bora, Tokat Esnaf ve Sanatkarları Odaları Birliği Başkanı Mehmet Bekçi, Tokat Esnaf ve Sanatkarları Kredi Kooperatif Başkanı Ahmet Hamdi Aydoğan, Turhal Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ömer Çenesiz, Madeni Sanatkarlar Odası Başkanı Fehmi Çankaya, Ziraat Odası Başkanı Ahmet Dökülen ile birlikte meslek örgütü liderleri ve basın mensupları katıldı.
Gelinen noktada Turhal Şeker Fabrikası blok satıştan çıkarılarak ayrı satışa sunulacağının altını çizen Başkan Arat,"Tokatlıların bu fabrikayı satın almalarına imkan sağlanmıştır. Farklı bir gelişme olmazsa Turhal Şeker Fabrikası 11 Nisan tarihinde açık artırma yöntemi ile ihale edilerek satışa sunulacaktır. Şeker fabrikaları bu ülkeyi seven ve değerini bilenler için Misak-ı Milli’dir. Bu bağlamda bizler, bu anlayıştan yola çıktık ve konsorsiyum oluşturmak suretiyle, pozisyonumuzu, her türlü gelişmeye hazırlıklı olmak üzerine almaya çalışıyoruz. Oluşturmaya çalışacağımız söz konusu Ortak Girişim Grubu çalışmaları Tokat Ticaret ve Sanayi Odası ile Turhal Pancar Ekicileri Kooperatifi’nin kılavuzluğunda yürütülecektir" dedi.
Başkan Arat, Turhal Şeker Fabrikası’nın Tokatlılara kazandırılması ile ilgili hak arama süreci, bu aşamada uzlaşmayı, işbirliğini ve sorumlulukla hareket etmeyi gerektirdiğinin altını çizerek, "Bu konularda farklı taraflar ne kadar farklı noktalarda durursa dursunlar yine de arada ortak olan bir söz bulunmalıdır. Şeker fabrikasının Tokatlılara kazandırılmasının en önemli şartı, bu ortak sözü bulmak ve bu ortak söze gelebilmektir. Dolayısıyla, bu sürece zarar verecek söz ve eylemlerden kaçınmamız gerekmektedir. Eğer bu süreç bizlerin tüm uğraşlarına, çabalarına karşın, Tokat’ın ve Tokatlıların mağduriyetiyle son bulacak bir noktaya taşınır da, Tokat’ın üstüne çok kötü bir yağmur yağmaya başlarsa, Tokatlılar olarak kocaman bir şemsiyenin altında toplanacağımızdan hiç kimsenin kuşkusu olmasın" diye konuştu.
Turhal Pancar Ekicileri Kooperatifi Başkanı Yalçın Bekler ise, şeker fabrikasının özelleştirilmesine değil özelleştirme metoduna karşı olduklarını söyledi. Tokat’a katkı sağlamak isteyen herkesi bu çatı altında birleşmeye davet eden Başkan Bekler, "İş adamlarımıza çağrıda bulunuyorum. Şeker fabrikasının çalıştırılacağı, Tokat’a katkı sağlayacağı her türlü platformda konsorsiyumla alakalı atılacağı adıma pancar ekicileri ve bütün sivil toplum kuruluşların yer alacağını ifade etmek istiyorum. Bu sürece de siyasilerimizin destek verdiğini görüyorum. Bu anlamda ’kardeşim şeker fabrikası satılıyorsa bende yüzde 5 hisse alıyorum bende varım’ deme cesareti gösterelim. Yoksa bunu siyasi rant haline getirirsek, burada konuştuklarımızı tarih yazar siyasi rant haline getirenleri de tarih yazar ve çocuklarımız bizi unutmazlar. Burada bizim bir vebalimiz var. Mademki özelleşiyor o zaman biz buna talip olmayız. Pancar ekicileri olarak biz buna varız. Tokatlı iş adamlarını Tokat’a katkı sağlamak isteyenleri bu çatının altına davet ediyoruz" ifadelerini kullandı.
Başkan Arat'ın yaptığı konuşmanın tam metni:
Sayın Basın Mensupları,
Bilindiği gibi, Turhal Şeker Fabrikası, Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından, 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanun çerçevesinde “Satış” yöntemi ile ayrı ayrı özelleştirilecektir.
Bu bağlamda, öncelikle şeker fabrikalarının özelleştirilmesi süreci ile ilgili kısa bir hatırlatma yaparak sözlerime başlamak istiyorum.
Turhal Şeker Fabrikası’nın da içinde bulunduğu Türk Şeker’in özelleştirme işlemlerinin 31.12.2018 tarihine kadar tamamlanmasına, ÖYK’nın 2016/ 67 sayılı kararı ile 21 Kasım 2016 tarihinde karar verilmiştir. Yani Turhal Şeker Fabrikası’nın özelleştirilmesi kararı yeni alınmış bir karar değildir.
Yine bilindiği gibi Turhal Şeker Fabrikası portföy C kapsamında, Kastamonu, Kırşehir, Turhal, Yozgat, Çorum ve Çarşamba Şeker Fabrikaları ile birlikte blok satış yöntemi ile 2009 ve 2011 yıllarında satışa sunulmuş ve yapılan iki ihaleyi de, ilk ihalede 606 milyon dolar ve ikinci ihalede 656 milyon dolar fiyat veren AK-CAN ŞEKER kazanmış ancak ihale iptal edilmiştir.
Öncesi de vardır ama özellikle bu tarihten, yani 2011 den başlamak üzere sayın milletvekillerimiz, odalarımız, pancar ekicileri kooperatifimiz, belediye başkanımız işbirliği ve koordinasyon içerisinde, Turhal Şeker Fabrikası’nın özelleştirilmemesi, özelleştirilecekse blok satıştan çıkarılarak, ayrı olarak satışa sunulması için yoğun çaba sarf etmiştir.
Sayın Basın Mensupları,
Biz bu düşünceye katılır ya da katılmayız. Ancak gerçek olan bir konu vardır ki, şeker fabrikalarının özelleştirilmesi hususu siyasal iktidarımızın almış olduğu bir karardır. Hükümetimiz, devletin üretimden çıkmasını ve eğitim, sağlık, ulaşım gibi makro düzeydeki yatırımlara ağırlık vermesini ve şeker üretim işinin özel sektör tarafından yapılması gerektiğini düşünmektedir.
Atacağımız her adımda bu gerçeği dikkate almalı ve bize yararı olmayan kuru hamasetten vaz geçmeliyiz.
Hiç şüphe yok ki, elbette Turhal Şeker Fabrikasının özelleştirilmemesini ve bu ihalenin iptal edilmesini çok arzu ederiz. Bu bağlamda; gerek Turhal Şeker Fabrikamızın özelleştirme kapsamından çıkarılması, gerekse, bunun mümkün olamaması durumunda hükümetimizin şeker fabrikalarının özelleştirilmesine yönelik politik tercihinde Tokat’a bir ayrıcalık sağlaması için yerel siyasi otorite, ticaret odaları, Pancar Ekicileri Kooperatifi, yerel yönetimler olarak her türlü girişimde bulunulmuştur ve ihale sürecine girilmiş olmasına rağmen bu girişimlerimiz halen de sürdürülmektedir.
Bugün geldiğimiz nokta, Turhal Şeker Fabrikası blok satıştan çıkarılmış ve ayrı satışa sunularak, Tokatlıların bu fabrikayı satın almalarına imkan sağlanmıştır.
Farklı bir gelişme olmazsa Turhal Şeker Fabrikası 11.04.2018 tarihinde açık artırma yöntemi ile ihale edilerek satışa sunulacaktır.
Şeker Fabrikaları bu ülkeyi seven ve değerini bilinler için “Misak-ı Milli” dir.
Bu bağlamda bizler, bu anlayıştan yola çıktık ve bir Ortak Girişim Grubu (konsorsiyum) oluşturmak suretiyle, pozisyonumuzu, her türlü gelişmeye hazırlıklı olmak üzerine almaya çalışıyoruz.
Oluşturmaya çalışacağımız söz konusu Ortak Girişim Grubu çalışmaları Tokat Ticaret ve Sanayi Odası ile Turhal Pancar Ekicileri Kooperatifi'nin kılavuzluğunda yürütülecektir.
Turhal Şeker Fabrikasının Tokatlılar olarak oluşturmaya çalıştığımız Ortak Girişim Grubu (konsorsiyum) tarafından satın alınabilmesi, yöre ve ülke ekonomisine katlı sağlaması için her türlü desteği, mücadeleyi, uğraşıyı, çabayı gücümüz ve imkanlarımız ölçüsünde vereceğiz.
Bu süreçte, Tokat Merkez veya ilçe ayrımı yapmaksızın, yerel medyamızın, tüm kamuoyunun, toplumun ileri gelenlerinin, siyasi parti temsilcilerimizin, meslek odalarımızın, STK’larımızın, eski yeni siyasetçilerimizin ve tüm Tokatlıların her koşul ve ortamda bizlere destek vermelerini arzu ediyoruz.
Bu süreçle ilgili iki noktayı sizlerle paylaşmak istiyorum.
Birincisi bu basın toplantısı, merak ve endişe içerisinde olan kamuoyunun beklentilerini gidermeye yönelik, kısıtlı açıklamaların yapıldığı bir toplantıdır. Yaptığımız çalışmalar ticari rekabeti içeren toplantılar olduğu için tüm detayları bu süreçte sizlerle paylaşamıyoruz.
İkincisi Turhal Şeker Fabrikası’nın özelleştirilmesi süreciyle ilgili olarak gerek sosyal medyada, gerekse basında hoş olmayan ve doğru bilgileri içermeyen açıklamalar okumaktayız. (yumruğumuzu masaya vururuz, siyasi zeminde çalışmalar yapılmalıdır gibi)
Söylenenlerin, bizim bizzat içinde bulunduğumuz çalışmalarla ve gelişmelerle uzaktan yakından alakası yoktur.
Turhal Şeker Fabrikasının özelleştirilmesi süreciyle ilgili yapılan dezenformasyonlar, uygunsuz açıklamalar ve çarpıtmalar, siyasi kışkırtmalar için mümbit (verimli) bir zemin oluşturur. Bu zeminden kendileri için yarar sağlamak isteyenlerin ve bu çarpıtmaları kaşıyanların sayısı çoğalır. Yaşananları anlama çabası ve başkalarını dinleme ihtiyacı dibe vurur. Kutuplaşma derinleşir, yıkıcı rekabet alevlenir, siyasi ortam daha bir kırılgan bir hale gelir.
Oysa Turhal Şeker Fabrikasının özelleştirilmesi hususu çok hassas bir konudur ve siyasetle de yakın ilişkisi vardır. Topluma örnek olması gereken kişilerin sorumlulukla hareket etmesi, aklına geleni söyleyerek yangına körükle gitmemesi gerekir.
Turhal Şeker Fabrikasının Tokatlılara kazandırılması ile ilgili hak arama süreci bu aşamada uzlaşmayı, işbirliğini ve sorumlulukla hareket etmeyi gerektirir. Bu konularda farklı taraflar ne kadar farklı noktalarda durursa dursunlar yine de arada ortak olan bir söz bulunmalıdır.
Şeker fabrikasının Tokatlılara kazandırılmasının en önemli şartı, bu ortak sözü bulmak ve bu ortak söze gelebilmektir.
Dolayısıyla, bu sürece zarar verecek söz ve eylemlerden kaçınmamız gerekmektedir.
Eğer bu süreç bizlerin tüm uğraşlarına, çabalarına karşın, Tokat’ın ve Tokatlıların mağduriyetiyle son bulacak bir noktaya taşınır da, Tokat’ın üstüne çok kötü bir yağmur yağmaya başlarsa, Tokatlılar olarak kocaman bir şemsiyenin altında toplanacağımızdan hiç kimsenin kuşkusu olmasın!